Değerli Vadii'liler, sosyalciler, öğretmen arkadaşlar ve çok değerli öğrencilerimiz!
Kısa bir süre önce e-mail'ime gelen bir mesajı sizlerle de paylaşmak istedim. Lütfen bu yazıyı okumaya çalışınız!
" YER ISTANBUL...
Bir genç deniz kenarında, bankta yorgunluğunu atmak için oturmaktadır. Bir müddet tek basına oturduktan sonra 20-22 yaşlarında baksa bir genç yanına gelerek bankın diğer ucuna oturur. 2-3 dakika sonra bu gencin arkadaşları olduğu anlaşılan iki akranı daha gelir ellerinde 3 bardak çayla... Gençler birer bardak kendileri alırlar ve 3.bardağı daha önceden gelip oturmakta olan diğer arkadaşlarına ikram ederler... Fakat yoğun ısrarlara rağmen arkadaşlarına çayı sevmediğini zaten bildiklerini, bu yüzden de o çayı boşa aldıklarını söyleyerek reddeder... O zamana kadar hiç bir diyaloga girmedikler i arkadaşıma dönerek: 'Yaa hocam bu çayı aldık ama arkadaş içmeyecek. Bari sen iç de israf olmasın' derler. İlk basta reddetse de ısrarlara dayanamayıp çayı alır ve içmeye baslar.. Bu arada 3'lu, ne kadar yan yana olsalar da arkadaşımdan bağımsız olarak koyu bir sohbete dalmıştır.. Çay'ın sonlarına doğru bas dönmesi hissetmeye baslar tabii o an anlar başına bir bela aldığını.. Ucu ise sohbetlerine bununla ilgilenmeden hala devam etmektedirler. . Bas dönmesi ve halsizlikle olduğu yerde durmaktadır. .
Bir an kendine gelip bunlardan uzaklaşması gerektiğini düşünerek ayağa kalkar ve biraz ilerdeki otobüs durağına zor da olsa varır.. Fakat 3'lu de bununla birlikte harekete geçmiş ve durağa gelmiştir... Otobüse binip koltuğa oturduğunda ucu de otobüse binip bunu rahatça görebilecekleri bir yere oturur.. Fakat bu arada artik neredeyse bilincini kaybetmek üzeredir.. Büyük bir gayretle cep telefonunu çıkarıp teknolojinin gözünü seveyim) arkadaşını arar, başına böyle bir is geldiğini, o an otobüste olduğunu, falanca durakta ineceğini ve arkadaşından kesinlikle orda bekleyip kendisini almasını söyler.. Durağa geldiğinde iner ve arkadaşının kucağına bayılır. . Arkadaşı ise bununla beraber inen 3'luden şüphelenir. Birlikte hemen bir taksiye binip hastaneye giderler..
Acilde doktorlar imdada yetişir ve arkadaşının yanına gelerek: Arkadaşın intihar mı etti?' diye sorar. Neden böyle bir şey sorduğunu sorar doktora. Doktor; ' aşırı dozda ilaç almış. Gecikseydiniz kurtaramayabilirdik ' diye cevap verir.. İşin daha ilginci ve can alıcı noktasıysa daha sonra bu 3'lununORGAN MAFYASI olması ihtimalinin düşünülmesidir. Bu 3'lü o zaman yakalanamadı. Yani hala ortalıklarda geziniyorlar. .*İzmit depreminde
ölülere musallat olan organ mafyaları, isi daha da ileri götürerek canlı insanların peşine düşmektedir. . Bu yaşanmış bir olay.. Herkesin çoluğu çocuğu ve yakınları var, özellikle İstanbul’dakiler dikkat etsin...
Savaş, ekonomi, Kıbrıs derken hayatin detayları çok korkunç olabiliyor. Sağlıklı ve kazasız belasız günler dilerim…
TANIMADIĞINIZ YABANCI KİŞİLERDEN NE KADAR KALABALIK BİR ORTAMDA DAHİ OLSANIZ KESINLIKLE YIYECEK, ICECEK V.S.KABUL ETMEYİN... ARTIK INSANLAR ÖLÜ-CANLI İNSAN HAYVAN DEMEDEN ACIMASIZCA KATLEDİP PARAYA ÇEVİRMEYE BAKIYORLAR...
LUTFEN ÇOK DİKKATLİ OLUN!
*Gazi Üniversitesi Tip Fakültesi*"