Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
SosyalBilgiDepoAnasayfaGaleriLatest imagesAramaGiriş yapKayıt Ol
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
En son konular
» 2009-2010 YILI 8. SINIFLAR T.C. İNKILAP TARİHİ DERSİ BEP YILLIK PLANI
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeC.tesi 10 Kas. 2012, 12:07 tarafından atk111

» CUMA NAMAZI NASIL KILDIRILIR?
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePaz 04 Eyl. 2011, 12:02 tarafından SBÖ

» liquid fish oil benefits
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeSalı 02 Ağus. 2011, 10:39 tarafından Misafir

» LALE, ALLAH'I SİMGELER NİÇİN?
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePtsi 04 Tem. 2011, 09:25 tarafından SBÖ

» SÖZLEŞMELİ ÖĞRETMENİN KADROYA GEÇİŞİ İÇİN İLGİLİ DİLEKÇE BURDA!
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeSalı 07 Haz. 2011, 06:25 tarafından SBÖ

» MÜFETTİŞLERİN İSTEDİĞİ ŞÖK TOPLANTISI TUTANAĞI ÇİZELGESİ 2009-2010
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeÇarş. 18 Mayıs 2011, 18:58 tarafından 06fatih06

» KAN TAHLİLİ YAPTIRDINIZ YORUMLAMASINI İSTİYORSUNUZ? BUYRUN!
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePerş. 10 Mart 2011, 15:19 tarafından SBÖ

» OSMANLI PADİŞAHLARININ KABİRLERİNİN HANGİSİ, HANGİ İLİMİZDE Mİ?
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeC.tesi 05 Mart 2011, 15:51 tarafından SBÖ

» HZ. MUHAMMED (SAV) HAYATI - KRONOLOJİK OLARAK -
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeSalı 15 Şub. 2011, 00:19 tarafından SBÖ

» HZ. PEYGAMBERİMİZ DOĞDUĞUNDA MEYDANA GELEN MUCİZELER!
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeSalı 15 Şub. 2011, 00:05 tarafından SBÖ

» TÜRKLERDE VE OSMANLIDA ARMA GELENEĞİ
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeC.tesi 22 Ocak 2011, 12:22 tarafından merien

» YİNE DİZİ YOLUYLA TARİHİMİZE SALDIRI!-MUHTEŞEM YÜZYIL
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePaz 09 Ocak 2011, 11:52 tarafından SBÖ

» ANADOLU LİSELERİNE ÖĞRETMEN ALIMI - 2010
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeCuma 24 Ara. 2010, 13:25 tarafından SBÖ

» Coğrafya 9.Sınıf Harita Bilgisi-Sunular
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeSalı 02 Kas. 2010, 10:16 tarafından SBÖ

» sana geliyorum mevlana
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePtsi 25 Ekim 2010, 16:20 tarafından büşraavcıoğlu

» ÖĞRETMEN NOT DEFTERİ RESMEN KALDIRILDI!
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePerş. 07 Ekim 2010, 08:10 tarafından SBÖ

» OKULLARIMIZDA OLMASI GEREKEN GÖRGÜ KURALLARINDAN BAZISI!
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeC.tesi 18 Eyl. 2010, 06:51 tarafından SBÖ

» MEMURLARA VERİLEN ÇOK ÖNEMLİ 58 SOSYAL HAK!
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimePtsi 13 Eyl. 2010, 08:50 tarafından SBÖ

» OY KULLANMA KLAVUZU - RESİMLİ ANLATIMI
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeC.tesi 11 Eyl. 2010, 08:17 tarafından SBÖ

» MADDE MADDE ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ - 2010
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeÇarş. 08 Eyl. 2010, 15:16 tarafından SBÖ

Seçme Makaleler
Galeri
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Empty

 

 Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
merien
Bürokratlar
Bürokratlar
merien


Nerelisiniz? : Matruşka
Kayıt tarihi : 12/10/07
Mesaj Sayısı : 1545
Puanlar : 18213

Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Empty
MesajKonu: Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR?   Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeÇarş. 26 Ara. 2007, 23:13

Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR?

Miraç hakkında Cenab-ı Hak Kur'an-ı Kerimde şöyle buyurmaktadır:

"Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammet) kulunu Mescid-i Haramdan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir; erçekten işitendir, görendir." (Isra suresi:1)

Miraç hadisesi Ebu Hureyre, Ebu Zer, Ebu Said-i Hudri, Enes b. Sa'saa tarafından bizzat Rasülüllah (s.a.en rivayet edilmiştir. Bu rivayetler, Buhari, Müslim ve Nesaai gibi Kütüb-ü Sitte'nin meşhur kitaplarında mevcuttur. Biz, bu değişik rivayetleri birleştirerek nakledeceğiz.

Peygamberimiz (s.a.v.), şöyle buyurmuşlardır:

"Bir gece, halam ümmü Haninin evinde (bir riva göre Kâbede) iken Cebrail (a.s.) geldi. "Ey muhterem Nebi! yarlıgayıcı olan Rabbin huzuruna varmak için kalk, melekler seni bekliyor." dedi. Göğsümü göbeğime kadar yardı. Kalbimi çıkarıp, iman dolu bir altın tasta yıkadı. Tekrar yerine koydu. Bundan sonra katırdan küçük ve merkepten büyük, beyaz renkte Burak adında bir hayvana bindirildim. Bu hayvan, her adımını, gözün görebildiği son noktaya atıyordu. Bir anda Mescid-i Aksaya geldik, Cebrail Burakı, bütün Peygamberlerin, hayvanlarını başladıkları bir halkaya başladı. Mescitte diğer Peygamberlerin ruhları temessül etti. Bize selâm verdiler. Ben de selâmlarına karşılık verdim. Cebrail bana, "Öne geç ve nebilere iki rekât namaz kıldır." dedi. Ben de imam olup namazı kıldırdım. Cebrail bana biri süt, biri şarap dolu iki kap getirdi. Ben sütü içince "yaratılışına uygun olanı seçtin." dedi. "

Ebu Said-i Hudrinin rivayetine göre, Peygamber Efendimiz şöyle devam ettiler:

"Bundan sonra bir Mi'rac (merdiven) getirildi ki, ben ondan güzel bir şey görmedim. O mi'rac, ölülerinizin, ölürken gözlerini diktikleri şeydir. Ölülerin ruhları da bu merdivenden yukarı çıkar. Cebrail beni bu merdivenden HAFAZA kapısına kadar çıkardı. yeni dünya semasına kadar bir anda geldik. Burada Cebrail, semanın açılmasını istedi ve orada şöyle bir konuşma geçti. İçerden soruldu:

- Sen kimsin?
- Ben Cebrail’im.
- Yanındaki kim?
- Muhammet (s.a.v.).
- Yaa! O, resul olarak gönderildi mi?
- Evet.

Hemen kapıyı açtılar ve beni selâmladılar. Bir de ne göreyim semayı muhafaza eden İsmail isminde müvekkel büyük bir melek yanında yetmiş bin melek ve o meleklerden her birinin yanında da yüz bin melek var.

"Bunlardan ayrılınca; bünyesi yaratılışından beri hiç değişmemiş bir adamın yanına geldim. Kendisine zürriyetinin ruhları arz edilince; mümin ruhu ise, "ne güzel, ne hoştur!.. Bunun kitabını İlliyyin'de kılın!" diyor; kâfir ruhu ise, "ne kötü ruh, ne fena rayiha!.. Bunun kitabını Siccil'de kılın" diyor."

"...'Ya Cebrail, bu kimdir' diye sorduğunda "Baban Âdemdir." diye cevap verdi. O, bana selâm verdi ve 'hoş geldin ey salih nebi, ey salih evlât" diye karşıladı."

"Burada bana Cehennem gösterildi. Orada, çeşitli şekillerde azab gören kavimler gördüm. Dudakları deve dudağı gibi bir kavim gördüm ki, başlarına birtakım memurlar konmuş, dudaklarını kesiyorlar. Bunların kim olduklarını sorunca Cebrail, yetim malı yiyenler olduklarını söyledi. Yine orada cife (pislik) yiyen zinakârlar, kendi etlerini yiyen gıybetçiler, yerlerde ve Firavun hanedanının ayakları altında çiğnenen faizciler, baş aşağı ayaklarından asılmış, zina eden ve çocuklarını öldüren kadınlar gördüm."

"Sonra ikinci semaya çıktık. Orada Yusuf (a.s) ile buluştuk. Yanında ümmetinden kendisine tabi olanlar da vardı. Yüzü ayın on dördü gibiydi. Onunla da selâmlaştık."

Peygamber Efendimiz, üçüncü semada iki teyze zade Yahya ve İsa (a.s.) ile; dördüncü semada idris (a.s) ile, beşinci semada Harun (a.s) ile ve altıncı semada Hz. Musa (a.s.) ile görüştü. Onların da hepsi "Hoş geldin ey salih kardeş, salih nebi" dediler.

Resul-i Ekrem, anlatmaya devam ediyor:

"Daha sonra yedinci semaya geçtik. Orada İbrahim (a.s) ile buluştum. Sırtını Beytü'l Mamura dayamış; beni selâmladı. "Hoş geldin ey salih nebi!.. Hoş geldin ey salih evlât" dedi. Burada bana denildi ki, "işte senin ve ümmetinin mekânı." Sonra Beytü'l Mamura girdim, içinde namaz kıldım. Bu beyti her gün yetmiş bin melek tavaf eder ve bir daha kıyamete kadar tavaf için bunlara sıra gelmez."

Peygamber Efendimiz, burayı anlatırken şu âyet-i kerimeyi okudular:

"Rabbinin askerlerinin (adedini) ancak Rabbin bilir." (el - Müddesir/31)

Peygamberimiz yedinci semada gördüklerini anlatmaya devam ediyor:

"Burayı gezerken bir ağaç gördüm ki, bir yaprağı bir ümmeti bürür. Ağacın kökünden bir memba akıyor ve ikiye ayrılıyordu. Cebrail'e bunu sorduğumda dedi ki: 'şu rahmet nehri, şu da Allah (c.c)'ın sana verdiği Kevser Havzıdır.' Rahmet nehrinde yıkandım. Geçmiş ve gelecek günahlarım affedildi. Sonra, Kevser yolunu tutarak Cennete girdim. Orada göz görmedik, kulak işitmedik, beşerin hayal ve hatırına gelemeyecek olan şeyler gördüm.

"Bundan sonra Sidretü'l Münteha'ya kadar çıktık. Sidre'den yükselince Cebrail durakladı ve 'Ya Muhammet, yemin ederim ki, ben buradan bir karış ileri geçersem yanarım. Benim buradan ileriye geçmeye takatim yoktur.' dedi."

Resul-ü Ekrem, lâhut aleminin bu en yüksek yerinde Refref denilen bir vasıta ile Allah'ın dilediği yere geldi. Bir rivayette, Peygamberimiz şöyle buyururlar:

"Sidre'den sonra öyle bir yere yükseldim ki, kaza ve kaderi yazan kalemlerin çıkardıkları sesleri duydum. Arşın altına geldiğimde, Arşın üstüne baktım; ne zaman var, ne mekân, nede cihet. Rabbimin şu lâhuti sesini işittim; 'Yaklaş ey Muhammet! Ben de Kâbe Kavseyn miktarı yaklaştım. Rabbimin ilhamı ile şunları okudum: 'Ettehiyyatü lillâhi, vessalâvatü, vettaıibatü' (En güzel tahiyye Allah'a mahsustur. Bedeni ve mali ibadetler de Ona layık ve mahsustur.) Bunun üzerine Allah (c.c) şu mukabelede bulundu: "Esselâmü aleyke eyyühennebiyyü ve rahmetullahi veberekâtühü" (Ey Nebi, selâm sana olsun, Allah'ın rahmeti ve bereketi de sana olsun. Ben tekrar; 'Esselâmü aleyna ve alâ ibadillâhissalihin, eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve rasülühü' (Selâm bizim ve Allah'ın salih kullarının üzerine olsun. Ben şahadet ederim ki, Allah birdir. Ondan başka ilah yoktur. Yine şahadet ederim ki, Muhammet, Allah'ın kulu ve elçisidir.) dedim."

Rasülüllah Efendimiz, Rabbinden birçok vahiyler alarak, aynı yollardan geri döndü. Hz. Musanın yanına gelince; Hz. Musa, "Allah sana neler emretti" diye sordu. Peygamberimiz de elli vakit namazla emr olunduğunu söyledi. Hz. Musa, "Ya Rasûlâllah, elli vakit namaz çoktur. Bu, senin ümmetine aşır gelir, yapamazlar. Rabbine iltica et de hafifletsin." dedi. Bunun üzerine Hz. Muhammet (s.a.v) tekrar geri dönüp namazın hafiflemesini istedi. Önce on vakit kaldırdı. Peygamberimiz Hz. Musanın yanına gelip durumu bildirince; Hz. Musa, bunun da çok olacağını söyledi. Bu minval üzere Peygamberimiz birkaç kere geri dönerek Rabbine iltica etti. Böılece; namaz beş vakte kadar indirildi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
merien
Bürokratlar
Bürokratlar
merien


Nerelisiniz? : Matruşka
Kayıt tarihi : 12/10/07
Mesaj Sayısı : 1545
Puanlar : 18213

Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Empty
MesajKonu: Geri: Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR?   Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR? Icon_minitimeÇarş. 26 Ara. 2007, 23:14

Mİ'RAÇ OLAYININ MEKKEDEKI ETKİSİ NASIL OLMUŞTUR?Peygamberimiz Hz. Muhammet (s.a.v.) Mekke'ye döndüğünde, müşahedelerini anlatmaya başlayınca, Kureyşliler fitne krizlerine tutulup deli divane oldular. Kimi, Ebu Bekir (r.a)'a koşuyor; kimi, ellerini çırpıyor; imanı zayıf olanlardan irtidat edenler oluyor, bu olağanüstü mucizeyi bir türlü akıllarına sığdıramıyorlardı. Hz. Ebubekir gibi iman sahipleri ise, "Evet Mi'raç haktır. Eğer Muhammet (s.a.v.) bunları demişse, doğru söylüyor ve ben bundan daha büyüklerini de kabul ederim" diyorlardı. Hz. Ebubekir, Peygamberimizin yanına gelmiş, Miracı bizzat kendilerinden dinlemiş; Allah'ın Resulü anlattıkça, "Doğru söylüyorsun ya Resulüllah" diyerek tasdik etmiştir. Peygamberimiz de, "Sen sıddıksın ya Eba Bekir" diyerek; ona "Sıddik" unvanını vermiştir.

Cabir ve Ebu Hüreyre (r.a)nin, Resulüllah (s.a.v.)'den rivayet ettiklerine göre Peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmuşlardır:

"Ben, sabain İsra ve Miracı anlatınca Kureyşliler beni tekzip etti. Bana, gidip geldiğim yerlerden ve Mescid-i Aksa'dan sorular sordular. Halbuki ben Mescid'i Aksa'nın hiç bir özelliğini tespit etmemiştim. Bu sebepten müşkül durumda kalıyordum. Allah (c.c.), bana Mescid-i Aksa'yı gösterdi. Ben de Kureyşlilerin bütün sorularına cevap verdim." (Müslim)

Sahih rivayetlere göre; Kureyşliler, Mescid-i Aksa'nın kapı, pencere ve cihet gibi her özelliğini soruyorlar; Peygamberimiz de teker teker cevap veriyordu. Buna rağmen buna da inanmadılar. "Biz sana Şam'dan gelmekte olan develerimizi soracağız; bize onlardan haber ver" dediler. Peygamberimiz şöyle cevap verdi: "Evet, falan kimselerin kervanına rastladım. 'Revha' isimli mevkide idi. Bir deve yitirmişler, onu arıyorlardı. Iüğleri arasında bir su kabı vardı. Susadım, o kabı alıp su içtim ve kabı yerine koydum. Geldiklerinde sorun bakalım, suyu bulabilmişler mi" O anda kervan, Peygamberimize gösterildi. O da, kervanın kemiyet ve keyfiyetine dair haber verdi ve şöyle buyurdu: "İçlerinden 'Cemel-i Evrak' (yani karam tırak beyaz bir deve) önde olarak, falan gün güneşin doğmasıyla beraber gelecekler:" Peygamberimizin haber vermiş olduğu o gün; müşrikler sabahın erken saatlerinde "Seniyye" tepesine doğru çıktılar. Güneş ne zaman doğacak da Muhammet (s.a.v.)'i yalancı çıkaracağız diye, bekliyorlardı. Derken; içlerinden birisi, "Güneş doğdu" diye haykırdı. Tam o sırada bir diğeri de, "İşte kervan geliyor, önlerinde Cemel-i Evrak, tıpkı söylediği gibi" diye bağırdı. Bu da ayrı bir mucize olmuştu. Hal böyle iken, müşrikler yine iman etmediler. "Bu açık bir sihirdir" dediler.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Mİ'RAÇ NE ŞEKİLDE GERÇEKLEŞMİŞTİR?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: ÖĞRETMENLİK ve ARADIKLARI HERŞEY :: DİN KÜLTÜRÜ İLE İLGİLİ HERŞEY :: SORU VE CEVAPLARLA DİNİMİZ-
Buraya geçin: